25 Ağustos 2009 Salı

oyun kitabı

Cumartesi günleri iş için dönüşüm günüdür.Yani haftada iki cumartesi çalışıp iki cumartesi tatil yapıyorum.Ancak bu ay cumartesiler benim üstüme üstüme geldi.Üç haftadır cumartesi kabusu yaşıyorum.Malum yıllık izinler olunca el mecbur çalışıyoruz.Aslında çalışmak hiç yormaz beni,hiç söylenmem (yani klışeler dışında canım:))çalışırım.Aksine evde kös kös oturmak, üretmeden sadece tüketerek yaşamak pek bana göre değil.Şimdilerde yani kızım sonrası biraz daha evde kalmak onunla daha fazla vakit geçirmek istiyorum.Zaten ülkemizde ki doğum ve süt izinleri bence hem bebek hem anne için çok yetersiz.Özel sektörde ücretsiz izin almakta pek kolay olmuyor maalesef.Evet hak ama koşullar ortada deniyor çoğu zaman.Öyleydi böyleydi derken bu çarkın içinde anlamsız bulsanız da siz de dönmeye başlıyor belki de mecbur bırakılıyorsunuz.Neyse ki çalıştığım cumartesileri hafta içi izin olarak kullanabildim:)Zaten Süt iznimi bir yıl boyunca haftada tam gün olarak kullanıyorum.Pazartesi günleri süt izin günü. Pazar günüyle birleşince de hele de cumartesileri de çalışmadığım haftaysa oh üç gün minnoşumla birlikte olabiliyoruz.Bu haftada salı günümü de evde geçirince hem ipek hanım hem annesi pek keyifliydi.Bol bol bahçe sefası yapıldı.

Çalıştığım günler eve gelir gelmez hemen süt merasimi yapılır.
Kızımla, bakıcı teyzemizle günün kritiğini yaparız(gün içinde 50 sefer konuştuktan sonra kadında pek hal bırakmasamda :) ) Teyzemize bay bay deyip, müzikle birlikte biraz yerlerde yuvarlandıktan sonra banyo
bakım
işlemleri halledilir.Babanın da gelmesiyle voltran ekibi tamamlanır.Uyku çok ta açılmadan üçlü voltran keyifi yapılır ,babası tarafından kız bol bol koklanır ,depolanır.Minik kuzu gece öğünü için sütünü içerken gözler de yavaş yavaş uykuya dalmaya hazırlanır.Hal böyleyken ipek hanım doğru yatağına yatırılır.Şimdi artık anne baba birbirlerini görmeye başlar.Sonra şak şak .. gelsin yemekler eğlence keyifler...( mi ?)

Ayşe ipek doğduktan sonra herşey onun merkezinde yoğunlaştı doğal olarak.Çömezlik durumlarını biraz biraz atlatınca (daha hala çömezim o ayrı)sanki yaşam 'evde bebek var ve uyuması gerek' moduna döndüğünü aman uyanmasın , sus uyusun stili bir yaşam kurmaya başladığımızı farkettik.Yani ipeğin uyuduğu saatler aslında senin saatlerin ya, o saatleri de sessiz flim oynarcasına geçirir olduk.Sanki herşey 'onun uyuyabilmesi için yapılır' gibi gelmeye başladı.Mücadele uykuya dalmasıyla bitmez asıl şimdi başlamıştır.Anne ve babanın aklında tamamiyle ya uyanırsa uykusu bozulursa modu vardır.Bazı bebekler seslere karşı aşırı duyarlıdır.Bizim kız da onlardan .Doğduğundan beri uykuları düzenli ve fakat çıt sesi bile onu etkileyebilir cinsten.Hal böyle olunca evdeki yaşayan diğer iki canlı varlık anne ve babayı düşünün bir.Mesela salonda uzanmışsın günün yorgunluğu belin sırtın kıyım kıyım tam şöyle seslenip kocamana bişeyler isteyeceksin gelirken getirsin ama mümkün mü ? bir iki sessiz seslenmeyi (?) denersin baktın olmadı kalkarsın.Ya da çekmeceden kaşık alacaksın, makineye bulaşık yerleştireksin ,hele hele makinadan temizleri çıkaracaksın oho büyük ses kalsın sabaha dersin.İpeğin odasındaki parkelerin çıtırtılarının yerlerini ezberledim nerdeyse ,basmayayım da ses çıkmasın diye:)

Hatta kocamanla didişmelerimiz bile 'niye ses çıkardın' a dönüştü:) komik ama gerçek :)Şimdilik tüm hayatımız ipekçiğimizin konforu rahatı sağlığı için kurgulanmış.Bundan böyle de bu şekilde devam edecek.Ve ipek büyüdükçe ,biz çömezliğimizi üzerimizden attıkça değişimler olacak.En azından kendimize ayırdığımız vakitler artacak.(umut güzel şey)İpek özgüveni için biraz biraz tek kalmaya kendi kendine oyunlar kurmaya,uyandığında tekrar kendi kendine uykuya dalmaya alışacak.

Bu arada hayatımıza bir de hiç bilmediğim bebek oyunları kavramı girdi.DR. MIRIAM STOPPARD ın Tavsiye üzerine 007 yılı Anne ve Bebek Ödülleri’nde En iyi Bebek (6-18 ay) Oyuncağı Altın Madalya’yı kazanan kitabımızın netten siparişini verdik bekliyoruz.

Ayrıcaaa kocamanın ipeği uyuturken söylediği ninnimsi şarkının sözleri

Hamside koydum taka taka tavaya

Zıpladı gitti haha havaya

Hamsinin gözleri ışıl ışıl

Uyuyada kalmış mışıl mışıl

bizim kocamanın uydurması ise ;

haha hamsi koydum ta ta tavaya veya tata tavaya koko koydum hamsi diye başlayıp sonunun fenerbahçe şampiyonluğuna kadar gittiği ipekçiğimin artık uyumak zorunda kaldığı şarkı